FIV Aşısı Nedir? -Vet. Hek. Jale Türkaslan
 |
İnsanlarda olduğu gibi kedilerde de ölümle sonuçlanan FIV (Feline Immunodeficiency Virus - Kedi AİDS'i) hastalığı ile ilgili olarak hayvan tıbbında yeni gelişmeler oluyor. Özellikle vücut salgıları, ısırma ve cinsel yolla bulaşan bu tehlikeli hastalığın artık önüne geçmek FIV aşısı ile mümkün. Mikrobiyoloji ve salgın hastalıklar dalında uzman Veteriner Hekim Jale Türkaslan konuk veterinerimiz oldu ve FIV aşısı hakkında bilgiler verdi.
Kendinizi kısaca tanıtır mısınız?
1983 yılında İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesinden mezun oldum. Pendik Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsünde Mikoplazma Bölümünde çalıştım. Mikrobiyoloji ve salgın hastalıklar dalında uzmanlığım, Biyokimya dalında ise doktoram var. Emekli olduktan sonra Biopharm Aşı İlaç Firmasında Genel Müdür olarak çalışmaya başladım. Halen aynı görevde çalışmaya devam etmekteyim.
Her geçen gün FIV'in (Feline Immunodeficiency Virus) önemi artmaktadır. Hasta kedilerin yaklaşık beşte birinin FIV ile enfekte olabileceğini düşünürsek aşılamanın gerekliliği daha iyi anlaşılacaktır. Otoriteler FIV aşısının büyük bir buluş olduğunu ve insanlardaki AIDS�e neden olan HIV�in aşısı için bir model olabileceğini açıklamıştır.
FIV ilk defa 1986 yılında Kaliforniya�da bir kedi kolonisinden izole edilmiştir. 1960 yılından günümüze kadar saklanan kedi kanlarında FIV�e rastlanmıştır. Patobiyoloji Prof. Janet Yamamoto FIV�i bulan kişidir.
 |
FIV retrovirus gurubundan bir lentivirustur. İnsanlardaki HIV'e morfolojik olarak benzer, antijenik farklılıkları ile ayrılır. Aşağıdaki elektron mikroskobunun görüntüsü, benzerliği göstermektedir (dondurma külahı şeklindeki yapıya dikkat ediniz).
Bu hastalığın kedilerde görülme oranı nedir?
Kanada�da yapılan bir araştırmaya göre sağlıklı kedilerin %2-4, hasta kedilerin ise %12-14 oranında FIV görülmüştür. Yapılan araştırmalar bu hastalığın ülkemizde de varlığını ortaya koymuştur. Yurt dışında 1991 yılında yapılmış araştırmalar daha sonra yapılanlarla mukayese edildiğinde FIV�in sessiz bir şekilde yaygınlaştığını ortaya koymaktadır. 1999 Cornel Üniversitesinin raporuna göre: Hasta oldukları için veteriner hekime getirilen kedilerin %15�e varan bir kısmının risk taşıdıkları veya FIV ile infekte olduğunu göstermektedir.
Bazı kedi ırkları bu öldürücü virüse karşı daha duyarlı olabilir mi?
Bütün kedi ırkları FIV ile enfekte olabilirler. Bilindiği gibi iran ve siyam ırkı kedilerin viral hastalıklara karşı biraz daha duyarlıdırlar. Erkek kediler çiftleşme dönemlerindeki sosyal davranışlardan dolayı FIV�e daha çok yakalanmaktadırlar.
FIV hangi yollarla bulaşır?
FIV yoğun olarak vücut sıvılarında, özellikle salyada bulunur. Bulaşma temel olarak ısırma yoluyla olur. Agresif kediler iyi huylu olanlara oranla daha fazla risk altındadır. Bunun yanı sıra diğer yollarla da bulaşma olabileceği unutulmamalıdır.
 |
Virusun mama ve süt kaplarında canlı kalabildiği bildirilmiştir. Evden dışarı çıkmayan ev kedilerinde enfeksiyona yakalanma riski daha azdır.
Cinsel yolla bulaşma olabilmektedir. FIV ile infekte hamile kediler düşük bir ihtimal de olsa yavrularına bulaştırabilmektedirler. Bunun doğum sırasında doğum kanalından ya da sonrasında emzirme ile bulaştığı düşünülmektedir. Yavru kediler test edildiklerinde maternal antikorlardan dolayı FIV(+) sonuç verirler, test altı aylık olduklarında tekrarlanmalıdır. Tekrar FIV (+) çıkan kedilerin infekte olduğu düşünülür.
Kedi FIV virusunun insana bulaştığına dair bir bulguya rastlanmamıştır.
Hastalığın belirtileri, evreleri nedir?
FIV, akut, latent (gizli) ve kronik faz olarak evrelendirilmiştir.
Akut faz 2-9 hafta sürebilir. Ateş ve lenfadenopati (lenf yumrularının şişmesi) gibi genel semptomlar görülür.
Latent faz, en önemli safhadır. Süresi hayvanın bünyesine bağlı olarak 10 yıla kadar çıkabilir. Bu dönemde hayvan semptom göstermeden virus saçtığı için diğer kediler için çok tehlikelidir. Genel lenfadenopati görülür.
Kronik faz, 1-6 ay sürebilir. Bağışıklık sistemini baskılandığından daha önceden belirtilen fırsatçı enfeksiyonlar ortaya çıkar. Şiddetli kilo kaybı, sinirsel anomaliler, tümörler, böbrek fonksiyon bozuklukları ve solunum sistemi enfeksiyonları görülür. Evreler geri dönüşümlü değildir. Son safha ölümle sonuçlanır.
Hastalığın tanısı nasıl konur?
Serolojik (kan serumu ile yapılan) yöntemler kullanılır, piyasada bunun için çeşitli kitler vardır. Kesin teşhis için PCR (polimeraz zincir reaksiyonu) testi ile yapılır. FIV�li anneden doğan yavrularda maternal antikorlardan dolayı pozitif sonuç verebilirler. Yavru kediler altı aylık olduklarında test tekrarlanmalıdır.
 |
Kedilerimizin FIV'e yakalanmaması için ne gibi önlemler almamız gerekir?
Hasta kedilerin yaşam kalitesini yükseltmek gerekir:
- Kaliteli beslenmeli
- Düzenli parazit kontrolü ve tedavisi yapılmalı
- Pire tedavisi uygulanmalı
- Yıllık rutin aşıları ihmal edilmemelidir.
- Kedi evde tutulmalı ve diğer kedilerle bir araya getirilmemelidir.
- Toksoplazmadan sakınılmalı, çiğ et yedirilmemelidir.
- Son dönemde ötenazi yapılır.
- Antiviral ilaçların yan etkileri göz önünde tutularak kullanılmalıdır.
- Antibiyotikler sekonder enfeksiyonlara karşı sık olarak kullanılırlar. Hastalığın yapısı gereği çok uzun süreler antibiyotik kullanmak gerekebilir. Bunun sonucunda bu antibiyotiklere karşı direnç gelişebilir.
Korunma yöntemi nedir?
Tek etkili korunma yöntemi FIV aşısıdır.
FIV aşısı tek bir uygulamada mı yapılıyor yoksa belirli periodlarla tekrarlanması mı gerekiyor?
1ml doz derialtı yolla uygulanır. 2-3 hafta sonra iki ilave doz daha olmak üzere toplam 3 doz uygulanır. Sonra yıllık tek doz uygulamasıyla devam edilir.
Aşıdaki başarı oranı nedir?
Yapılan verimlilik testlerinde, 8 haftalık yavru kediler aşılanmış ve ikinci aşılamadan sonra FIV'e karşı güçlü bir humoral bağışıklığın yanıt olduğu görülmüştür. Kedilere uygulanan 3. aşıdan 14 gün sonra antikorlar en yüksek seviyeye çıkmıştır. Aşının 12 aydan daha fazla süre bağışıklık sağladığı ispatlanmıştır. Aşı enfeksiyona karşı % 84 korumuştur.
Aşının herhangi bir yan etkisi var mıdır?
Binlerce kediye uygulanmış, %99 oranında herhangi bir reaksiyonla karşılaşılmamıştır. Ancak çok nadir olarak genellikle ilk aşıda enjeksiyon yerinde ağrı, ishal ve hafif ateş görülebilir.
Bu hastalık ve aşı ile ilgili daha detaylı bilgiyi veteriner hekiminizden alabilirsiniz.

Konuk Veteriner bölümünde yer almak istiyorsanız keditor@kedigen.com adresinden bizimle bağlantıya geçebilirsiniz.
Burada verilen sağlık bilgisi sadece eğitimsel amaçlar içindir ve bir sağlık çalışanı ile yapılan görüşmelerin yerine geçmesi amaçlanmamaktadır. Hasta bakımı ile ilgili tüm kararlar hastanın kendi özelliklerini de göz önünde bulunduran bir sağlık çalışanı ile birlikte alınmalıdır.
|